Kategoriler
Metin AYTÜRK

Yalan, dolan, ikiyüzlülük….

İlçemiz yerel yöneticilerinin tarihi alanları koruma, savunma ve iyileştirme konusundaki çalışmalarını izliyoruz.

Tarihi mahallede (Girit Mahallesi) tarihi koruma konusundaki çalışmaları, sakinlerin gözlerini yaşartıyor!!!

Anıtlar Kurulu’nun tarihi iskan bölgesi olarak tescil ettiği bölgede olanlar ise yürek burkuyor. Bir çok ev, işyerine çevrilmiş. İzinsiz..! Çevrilmekle kalmamış, içinde dışında gözle görülür ilave ve inşaat ile değişiklikler yapılmış. Bunlar da izinsiz!

Ancak yerel yöneticiler tarihi yapıları korumakla da görevli olmalarına rağmen bu görevlerini yapmadıkları gibi bu işletmelere “Çalışma ruhsatı” vermişler iyi mi?

Oysa hepimiz biliriz ki, tarihi tescilli varlıklara “çivi dahi çakılmaz”.
Bu tespitleri yapan biz değiliz. Anıtlar Kurulu müfettişleri! Sonucu rapor haline getirip kurula sunmuşlar. Anıtlar Kurulu da belediyemize durumu anlatan bir yazı gönderip, işgal ve tahribatın önlenmesini, konut olarak tescilli tarihi yapının işyeri olarak kullanamayacağını yazarak tahliye ve eski haline getirilmesini talep etmiş.

Bu arada tahribatlar devam etmiş. Peki belediye ne yapmış? Hiç..! Görevini yerine getirmemiş. Kurul, görevini yapmayanlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuş.

Bunun üzerine birkaç işletme mühürlenmiş ama her ne hal ise geceleri işletmeleri açarak çalışmaya devam etmişler. Kapatılma işleminden önce Belediye Başkanı bu esnafları toplayıp, onları şikayet eden mahalle sakinlerini hedef göstermiş iyi mi?
Sonuçta benim de daha önceki yazımda belirtmiş olduğum gibi belediye, Kurulun da önerisiyle bu tarihi alan ile ilgili bir proje hazırlamış ve sunmuş. Proje, mevcudun muhafazası gibi bir planı kapsadığı için pek itibar edilmemiş.
Yani belediye görevlileri, ne orada ikamet eden halkın, ne de kurulun önerilerini dikkate alıyor. Belediye burada, ikamete tahsisli tarihi yapıların birkaç işletmeci ile birlikte tahrip edilmesine göz yuman bir tarafgirlik sergiliyor.
Şimdi durum aşağı yukarı böyleyken, Tarihi Kentler Birliği bu belediyeye nasıl ödül veriyor anlamış değiliz. Üstelik Tarihi Kentler Birliği birkaç gün önce ilçemizde bir toplantı yaptı.
Tarihi yapıları elbirliği ile tahrip edenlere, bir de bunun için ödül verirlerse hiç şaşırmayın.
Şimdi bu anlatılanlar noksan ise ilgililer bilgi versin tamamlayalım. Yalan ise söylesinler düzeltelim.
Bizden ilgililere bir tavsiye. Lütfen tarihi yapıları tahrip edenlerin yanında olmayı bırakın, tarihi yapıları Koruma Kurulu yanında yerinizi alın ki, bu konuda size ödül verenlerin yüreğini sızlatmayın.
Diğer yandan, ev olarak tescilli yapılarda yapılmış olan değişiklikleri eski haline getirme konusunda kiracıları ikna edin, gerekirse onlara destek olun. Binaların mevcut tescilli hali ile ticarethane olabilmesi konusunda projeler hazırlayın.
Bu işler esnaf ile vatandaşları karşı karşıya getirecek şekilde tavır alarak çözülmez. Tarihi yapıları özgün haliyle koruyacak bir uzlaşı içinde sorun çözülmelidir. Bu olaylardan öğrendiğimiz bir şey var ki artık ilim, bilim yanında tarihi yapılara da siyaseti bulaştırmak, ülkemize, ilçemize fayda getirmiyor. Siyasi kavga, kin, dövüş ile bu işlerden sağlıklı bir sonuç alınmayacağını artık anlamalıyız.
Bakalım bunu becerebilecek siyasi irade var mı göreceğiz önümüzdeki zamanlarda.

Exit mobile version