Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--

Marmara Denizi’ndeki müsilajın nedenleri (1)480 defa okundu

kategorisinde, 20 Oca 2025 - 22:48 yayınlandı.
Marmara Denizi’ndeki müsilajın nedenleri (1)

Üniversitelerimizin Deniz Bilimler Fakültelerinin değerli bilim adamları, 2024 yılının yarısından itibaren yapmış oldukları analizler sonucunda Marmara Denizi’nde müsilaj tehlikesine dikkat çekmeye çalıştılar.

Bu olumsuz gelişmeleri bende endişe ile takip ettiğimden, yetkililere dikkat çekmek için 27 Ağustos 2024 tarihli MUDANYA Gazetesi’nde “Yoğun bakımdaki Marmara Denizi Ölüyorbaşlığı adıyla bir makale yayımlamıştım.

Ancak yetkili makamların bu bilim adamlarının uyarılarını çokta ciddiye almadıklarına geldiğimiz nokta itibariyle yine şahit olduk.

Denize kıyısı olan Marmara Belediyeler Birliği (MBB) maalesef geçen bu süre içerisinde çokta yol kat edemedi. Marmara Denizi’nde aynı müsilaj tehlikesini 2021 yılında yaşamıştık, hatırlayacağınız üzere.

Peki; Marmara Denizi neden kirleniyor? diye sorduğum bu soruya, yine ben cevap aramaya çalışayım. Nedenlerini sıralarsam eğer;

1-Kıyılarda ve denizi besleyen akarsulardan taşınan evsel ve kimyasal atıklar.

2-Endüstriyel ve tarımsal atıklar.

3-Kıyı dolguları ve betonlaşma.

4-Kanalizasyon gibi boşaltım faaliyetleri.

5-Gemilerden kaynaklanan kirlilik.

6-Balıkçılıktan kaynaklanan kirlilik (hayalet ağlar)

7-Deniz dibini tarama faaliyetleri (trol avcılığı) diye sıralayabilirim.

Yukarıda saymış olduğum kirlenmelerden dolayı;

Deniz alt sularında çözünmüş oksijenin azalması yani (hipoksik)  oksijen azlığı nedeniyle balık ölümlerinin yanında, Habitat ve Biyo çeşitlilik kaybı yaşanmaktadır.

Bunun sonucunda yabancı tür deniz canlıların Marmara Denizi’ne göç etmesi kolaylaşmıştır. (Balon Balığı, Aslan Balığı)

Müsilaj ve Plankton patlamaları nedeni ile de balıkçılık potansiyelinde de azalmalar yaşanmaktadır.

Bugünlerde tehlikesini iliklerimize kadar hissettiğimiz müsilajı tanımlamaya çalışırsam eğer; dönem dönem oluşabilen, jelatin yapısında, görece kütlesel organik bir malzemedir ve bu organik parçalar şekil, renk ve boyut olarak farklılıklar gösterir.

İklim değişikliği sebebiyle artan deniz suyu sıcaklıkları, denizde oluşan durgunluk ve artan kirlilik sebebiyle denizlerdeki besin elementi artışı müsilaj olayını tetiklemektedir.

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Ana Bilim Dalı Prof. Dr. Mustafa Sarı, çalışmaları sonucunda müsilaj yüzünden Marmara Denizi’ndeki balık tür çeşitliliğinde yüzde 25 civarında bir azalma olduğunu ifade etmişti.

Bizim Marmara Denizi’nde daha çok avladığımız hamsi, istavrit, kolyoz, lüfer, sardalya gibi türlerin miktarında ise yüzde 20 civarında azalma olmuştur. Öte yandan köpek balığı, vatoz gibi türlerin hem sayısında hem miktarlarında hem de biyokütlesinde yüzde 100’e yakın artışlar söz konusudur.

Hamsi, istavrit, lüfer ve sardalya gibi pelajik (yüzeye yakın) balıklarda gözlenen azalmanın müsilajla birlikte aşırı avcılığa da bağlı olabileceği değerlendirmesinde bulunan Prof. Dr. Mustafa Sarı, avcılığı yapılan dip balıklarıyla köpek balığı ve vatozlardaki artışın müsilaj sonrası dönemde dip bölgede azalan çözünmüş oksijenle ilişkilendirilebileceğini ifade etmiştir.

Marmara Denizi’nde 3 bin 500 balıkçı teknesi 60 kooperatife dağılmış halde balıkçılık faaliyetleri yürütmektedir. Bunu denizlerimizde av yasağının bittiği 1 Eylül gününün akşamında Mudanya açıklarında “Gırgır Donanma Komutanlığı savaşa çıkmış gibi denizlerdeki balık neslini tüketircesine avlandıklarını görüyoruz.

Marmara’daki gırgır balıkçıları çok gelişmiş radar teknolojileri ve çok küçük gözlü ağ sistemleri kullanmaktadır.(Fanyalı ağlar kullanılmaktadır)

Balıkçılık yönetiminden sorumlu otorite ise bir tekne tarafından karaya çıkarılabilecek av miktarlarında herhangi bir sınır konulmamış durumdadır.

Marmara Denizi’nde trol balıkçılığı yasak olmasına karşın, gırgır balıkçısı da istavriti, sardalyayı, hamsiyi yoğun bir şekilde avlıyor. O yüzden sınırlamaların getirilmesi, balık avcılığında da mutlaka kota sisteminin uygulanması gerekir.

Neden?!

Marmara, Çanakkale ve İstanbul Boğazı geçiş ve göç yoludur. Bazı balıklar üremek için Ege’den Marmara’ya ya da Karadeniz’e doğru göç ederler. Buradaki balık neslindeki sıkıntılar diğer denizleri etkileyecektir.

Besin zincirindeki bozulmanın türlerin popülasyonunu etkilemesi de mümkündür. Bu gelişmeler ya onların ortadan kalkmalarına ya da başka bir yere göç ederek o bölgeye yerleşmelerine sebep olmaktadır.

Başka bir yere göç edemiyorsa da yok olacaktır.

NOT: Marmara Denizi’ndeki müsilaja Mudanya’nın etkisini gelecek hafta www.mudanyagazetesi.com ‘da okuyabilirsiniz.

Google News Mudanya Haberleri Telegram MUDANYA Kanalı
Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ

1 YORUM
  • Tanju uzerYanıtla

    Mükemmel bir araştırma kutluyorum Marmara Denizi nin durumu vahim derhal müdahale şart

    Oca 21, 2025 14:20