Yıllardan beri Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Orman ağaçları insanlar tarafından kesilerek hoyratça zülüm ediliyor! İnsanoğlunun medeniyet duygusundan uzaklaştığı ve sadece para hırsı ile hareket ettiği bugünlere “lanet” olsun!
AK Parti iktidarının yandaşlara peşkeş çektiği iddia edilen Akbelen Ormanlığı hem iktidar eliyle, hem de jandarma ve polis güçleriyle halk karşı karşıya getiriliyor, ağaçlar kesiliyor. Ağaçlar da ağlar! Ve hıçkırıkları halen duyuluyor!
İnsanoğlu para uğruna kestikleri bu ulu çam ağaçlarına karşı sorumsuzluğu yok mu? 24 Temmuz 2023 tarihinde başlayan kesime karşı engel olan halkın üstüne biber gazı sıkılıyor. Üzerlerine tazyikli su sıkılarak, kesime desten veren halka orantısız şiddet uygulanıyor…
OLAYLARDA 18 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI…
Köylülerin bu kesim için hayatlarını ortaya koymaları ile başlayan ve akan gözyaşları var!
İlginç olan olayın geçtiği yer Akbelen Ormanı Ağaçları devletin koruması altında olduğu Anayasa kitapçığında yazılı olmasına aldırış etmeyen; iktidar ve yandaşlarının “Akbelen Ormanı’nın yok edilişine şahit olan Jandarma ve Polis güçlerinin koruması altında ulu ağaçlarının kesilmesidir! Bu orman katliamını görmeyen gözlerin ve duymayan kulakların cezaları yok mu? İki defa durdurma mahkeme kararları alınması bile kesimi ve katliamı engelleyemedi(!) Yargı uygulanmıyor… İstenilen karar çıkmadığı taktirde mahkeme başkanı ve heyeti sürgün ediliyor. Nasıl bir vicdan ve adalet duygusunun yaşamayan sadece ikbal ve para hırsı ile iktidar gücünü kullanarak; topluma zulüm ve baskı ile sindirenlere ne demeliyiz?
LİNYİT HIRSI MI, YOKSA PARA HIRSI MI?
Bereketli topraklarında yetişen ulu ormanlık ağaçların altında yatan linyit maden yatakları var. Bu linyit madenleri linyit, termik santrallerinde yana bilen bir kömür cinsidir. Hem ucuz, hem de kârlı bir iş… Uzun yıllar kullanacağı linyit yataklarını istediği gibi kullanma hakları var… Her yangından sonra yanan orman alanlarına çam fidesini ormanlık alanlara dikerek, ağaçların büyümesini bekliyoruz. Hatta orman sahasına Fatih Mehmet’in “Ormanlarımdan bir ağaç kesenin başını keserim!” diyen Fatih’in ruhunu cezalandırmıyor mu?
Linyit için bu güzelim çam ağaçlarını kesme alışkanlığı ne zaman sona erecek?
Milli mi, yerli mi? tartışmasına neden olacak orman yangınları ve kesilen çam ağaçları genç neslin vicdanımıza lanet okuma zamanı yakında gelecektir. Bitki örtüsünü yok etme cesaretini gösteren vicdansız olma duygusunu yok sayan bir avuç insan maskarasının çevirdiği yasal olmayan uygulamaların hesabı sorulmalıdır!
*
AĞAÇ KESİLMEYECEK EV KAYDIRILACAK…!
Atamız 21 Ağustos 1929 tarihinde İstanbul’dan Bursa’ya Ertuğrul Yatı ile hareket eder.
Yalova açıklarında geçerken sahilde gördüğü ulu çınarı daha yakından görmek için sandalla sahile çıkar. Sahilde bu ulu çınarın gölgesinde oturup, dinlenir. Bu alana kendisi için küçük bir ev yapılmasını ister. İki katlı kâgir ev 22 gün içinde bitirilir.
Bir yıl sonra Atamız bir Bursa gezisine çıkar ve Yalova’ya geldiğinde yeni yapılan evi görmek için sahile çıktığında, bahçıvanın çınarın dallarını kesmesine engel olur. Dalların evin üstüne geldiği için kestiğini bahçıvan söyler.
Atamız, “Ağaç kesilmeyecek ev kaydırılacak!” der.
İstanbul Belediyesi bu kaydırma işini üstlenir. Ekiplerin evin etrafındaki toprak temel seviyesine indirilir. İstanbul’dan getirilen tramvay rayları döşenir. Raylar evin temeline yerleştirilir ve raylar üstüne ev yerleştirilir.
Böylece ev raylar üzerinde çekilerek yerine oturtulur…
HAFTANIN MESAJI: Bugün bu evin yaşı 405 yaşında ve duruyor… Atatürk’ün bir ağaca gösterdiği ilgiyi gösteremeyen vicdanları kararmış sadece para hırsı içinde yaşayan bu zavallı insancıkların varlığı bir gün mahkemelerde hesap verirler… (Mehmet AKTOPRAK)