Her gün bir tartışmanın fitilini ateşleyen AK Parti iktidarının amaçladığı; ekonomik, işsizlik, yoksulluk, iç ve dış politika gibi önemli konuları gündemden düşürmektir.

Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında yetki konusunda başlatılan yersiz tartışmalara çanak tutan iktidar siyasetçilerin konuşmalarının yarattığı gerginlik…

Yasaları korumakla görevli başta Anayasa Mahkemesi ile yargı organlarının bütünüyle devleti,  demokratik rejimi ve vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini korumakla hükümlüdür. Yargıtay ise, Anayasa’ya ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymak zorundadır…

ANAYASA BU KONUDA NELER DİYOR?

 1-Temel hak ve hürriyetlerin niteliği:

Madde 12– Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmazlık, devredilemez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Temel hak ve hürriyetle, kişinin hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da kapsar.

2- Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması:

Madde 13- Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.

3-Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılamaması:

Madde 14- Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmaya amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz. Anayasa hükümlerinden hiçbiri, devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilen hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilen daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz. Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak yasal düzenlemeler kanunla olur.

4- Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının durdurulması:

Madde 15-Savaş, seferberlik veya olağanüstü hallerde, milletlerarası hukuktan doğan hükümlülükler ihlal edilmemek kaydıyla, durumun gerektirdiği ölçüde temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya tamamen durdurulabilir veya bunlar için Anayasada öngörülen güvencelere aykırı tedbirler alınabilir. Birinci fıkrada belirlenen durumlarda savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kimse kişinin yaşama hakkına, maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse din, vicdan, düşünce ve düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalar geçmişe yürütülemez; suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz…

Anayasa’nın 12, 13, 14 ve 15’inci maddeler açıkça insan haklarının temel hürriyetlerin niteliği, sınırlandırılması, hürriyetlerin kötüye kullanılamaması, hak ve hürriyetlerin durdurulması konusunda yapılması gereken yasal düzenlemeleri içermektedir.

Bu maddeler Anayasanın güvencesi altındadır. Yargıtay’ın işlevsel görevi hiçbir dönemde Anayasa Mahkemesi kararlarını yargılayacak yetkisi yoktur!

 HAFTANIN MESAJI: Anayasanın görevi demokratik rejimi, temel hak ve özgürlükleri koruyan Anayasadır. Cumhur seçimi isterse; 51’le, isterse; adaylar arasında en yüksek oyla veya yüzde 99’la seçilsin, hiçbir makam Anayasa’nın üzerinde olamaz! (Mehmet AKTOPRAK)