MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ’NE
Ben Marmara Denizi!
Ne güzel! “Marmara Belediyeler Birliği (MBB) 1975 yılında kurulmuş. 1975 yılından beri Türkiye’de demokratik yerel yönetim hareketinin gelişmesi, belediyelerin yetki ve kaynaklarının artırılması, yerel yönetimlerde çevre bilincinin geliştirilmesi ve sürdürülebilir şehircilik yaklaşımının benimsenmesi, belediyelerin ortak sorunlarına işbirliği içinde çözüm bulunması gibi konularda öncülük yapan, bölgesel ölçekte, Türkiye’nin ilk belediyeler birliğidir” tanımıyla Birliğinizi kurmuşsunuz.
Bu beş maddelik görev tanımınızda beni ilgilendiren tabii “yerel yönetimlerde çevre bilincinin geliştirilmesi” maddesidir. Yahu “çevre bilinci deyince sadece şehirlerin çevresini mi” anlıyorsunuz! “Marmara Denizi olarak Ben” merak ediyorum, aşağıda ele alacağım biçimde, neden işin özüne girmiyorsunuz!
Eee az değil, benim ikibin yıllık yaşımın yanında, ki sizin ki de az değil insan/kurum yaşamına göre, elli yıllık kurumsal yaşınıza girerken Marmara Bölgesinde ki Belediyelerin hiç mi akıllarına gelmedi bunca yıllık birlik yaşamınızda, özellikle son yirmili yıllarda, bir madde daha ekleyip “Beni/ Marmara Denizini Koruma Kollama Görevi”nin birincil önemli madde olarak yukarıda ki tanımınıza eklemek ?!?
Ne demek mi istiyorum? Buyurun!
Ben/Marmara Denizi güncel halimi biliyorum da; yahu 11.350 km2 de 3.377 km3 suyum ile 1000 km den fazla kıyı şeridim ve iki Boğazımla vede Türkiye Cumhuriyeti sınırlarımız içinde tek deniz ve bu halimle dünyanın gözü üstümde iken, yıllardır ay geçmiyor ki, bölgem üniversiteleri bilim insanlarından, stk üyelerinden benim “durumum” hakkında makaleler duyuyorum.
Bu makaleleri;Biz Marmara Denizi olarak “içimde” hayat verdiğim artık “hastalanan”,onların hastalığı benimde hastalanmam demek olan, tüm canlılarla birlikte (insanoğlu hariç) yaptığımız “kongrelerde” ele alıyoruz. Denizin dibinde yaptığımız için haberiniz olmuyor tabii.
Makalelerin hepsini burada kaleme almam gereksiz.
Ancak lafı uzatmamak için son üç makale ile MBB’nin “farkındalık günü” diye geçen etkinliği de zamanlama olarak zikrediyorum;
- “Marmara Denizi için ne yapmalı? Nasıl yapmalı?/ 5 Mayıs 2024/Bülent Koçar, Trakya Platformu Hukuk Kurulu Üyesi
- 8 Haziran Marmara Denizi Gününde üçüncü kez Kıyılarda buluşuyoruz(?!?)/Marmara Belediyeler Birliği
- “Marmara Denizi “Hasta” ve iklim değişikliği krizi derinleştiriyor/ 9 Haziran 2024 / Prof.Dr. Nazlı Demirel
- “Marmara Denizi için müsilaj kesin, zamanı meçhul Ekolojik felaket/17 Haziran 2024 / Prof Dr. Mustafa Sarı
Sonuç maalesef ortada! Da Marmara Belediyeler Birliği’ne ve ve de Birliğin aracılığı ile Marmara Bölgesinin İnsanlarına da haber vereyim dedim.
Bu mektubumu Ben/Marmara Denizi olarak ne zaman kaleme almaya karar verdim derseniz, zaten içimde yaşayarak bildiğim; daha yeni; “Bir” ilçe belediyesine atık sularını denize deşarj ederek çevre kirliliğine neden olduğu gerekçesiyle ÇŞİD Bakanlığı tarafından (…) ceza uygulandı.” haberi üzerinedir.
İyi de diğer yerleşim alanlarında durum ne?!?
BEN MARMARA DENİZİ!
GELELİM MBB’ne MEKTUBUMUN/DİLEKÇEMİN SON SÖZÜNE ve Beni/Marmara Denizi’ni dolaysıyla İnsan yaşamını da etkileyecek olan çok yönlü “HAYATİ ÖNERİME”…
YAA MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ,
1000 km lik Kıyı şeridimde adım adım yapacağınız resmi/fiili araştırma çalışmalarınız “hayati önem” taşımaktadır. Kıyı şeridimde, sahilime “uzak/yakın”, “gizli/açık” “Beni/Marmara Denizi” “katı atık ve veyahut atık su havuzu olarak gayri nizami olarak kullanan” sanayi kuruluşu, büyüklü küçüklü turizm kuruluşu, tabii evsel atık ve daha ila var mı, varsa sayısı kaç?
Bu sorunun “resmi” cevabını ve cevaba göre de atılacak resmi adımları Ben/Marmara Denizi, son sonuç anlamında “doktor muayenesi” gibi “durumumun” tespiti olarak kıymetli olan onlarca makaleden ve “Birliğinizce” düzenlenmiş onlarca sempozyumdan çok daha kıymetli bulmaktayım.
Bu konudaki “Resmi Cevabı”, tam rapor halinde yayınlamak ve gereğini yapmak ancak ve adı üstünde, tüm kurumsal üyeleri ile Marmara Belediyeler Birliği’ne “yakışır”.
Bu sonuçları deyiverinde; Ben/Marmara Denizi “başıma/başımıza” ne geldi bilelim.
Eyy İnsanoğlu; Ben/Marmara Denizi! “Ekolojik Felaketi” yaşarsam, ki düşünmek bile istemiyorum da, hani sofranızda deniz ürünlerimi göremeyeceksiniz de ya büyüklü küçüklü deniz ulaşımınız? Hadi limanları geçelim de ya iskeleleriniz?
Plaj keyfinizi es geçiyorum artık..
Ancaak o muhteşem şarkı da söylendiği gibi “Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın” diyemeyeceksiniz çünkü müsilaj köpüğünde kürek çekilmez ki!
Veyahut gün ışımasında denize bakıp “Sahilde saba rüzgarı eserken uyan sen” diye sevgiliye seslenemeyeceksiniz.
Çünkü Ekolojik Felakete yakalanmış bir denizin ne tan yeri, ne de grubu kalır…
Bi düşünelim…
İmza;
“MARMARA DENİZİ”
*Fotoğraflar 2021-2024 yılları arasıdır.