Bugün 86 yıl önce aramızdan bedenen ayrılan Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e saygılarımızı ve sevgilerimizi sunmak için manevi huzurundayız.
Doğduğu günden, aramızdan ayrıldığı 57 yıllık yaşam sürecinde daima ülkesini ve yurttaşlarını kendisinden çok önemseyen, tarihin gelmiş geçmiş en büyük askeri, siyasetçi ve devlet adamıdır, ATATÜRK.
Savaş alanlarında kazanılan zaferler, O’nun askeri dehasını bütün dünyaya kanıtlamaya yeterlidir.
O’nun büyüklüğünü bir başka kaynaktan öğrenelim;
Atatürk’ün Selanik’ten çocukluk arkadaşı olan Asaf İlbay’ın anısından…
Asaf İlbay, 10 Kasım 1938’de İtalyan’ın (oğlu nedeniyle) Milano kentindedir. Türkiye’ye dönüş yolculuğunda okuduğu bir gazetede Atatürk’le ilgili bir yazıyı görür. Yazı, bir İtalyan profesörün makalesidir. Makalede, Atatürk’ün ülkesi ve milleti için gerçekleştirdiği devrimlerden bahseder. Makalenin son paragrafı şöyle biter:
“Sezar, İskender, Napolyon ayağa kalkınız! Büyüğünüz geliyor”
O, savaşlarda elde edilen zaferlerle yetinilmeyeceğini, ‘Silahla kazanılan zaferler kalemle pekiştirilmedikçe kalıcı olamazlar‘ ilkesiyle; eğitimde, ekonomi ve tarımda sosyal hayatta, kültürde, sporda, basında, dış politikada ve daha bir çok alanda ülkemizin gelişmesini sağlayıcı devrimleri gerçekleştirmiştir.
Örneğin dilimize uygun alfabeyi, ekonomide bir çok fabrikayı kurarak sanayimizin gelişmesine, demir çelik, maden, çimento, cam, kağıt, mensucat (ipek bezi) v.b. daha nicelerini ekonomimize kazandırdı. Tarımda da köylünün ‘Memleketin hakiki sahibi efendisi köylüdür‘ ilkesiyle tarımın gelişmesini sağlamıştır.
Sosyal hayatta kadın-erkek eşitliğini sağladı. Kadınların çalışma hayatında yer almalarını, seçme seçilme haklarını, miras hukukunda eşitliği v.b. bir çok hakları almalarını yasalarla güvence altına alınmalarını sağladı.
‘İstikbal göklerdedir‘ dedi ve ilk işi Türk Hava Kurumu’nu kurmak oldu. Bu kurumun yangınlarda, ilaçlamada yararları unutulmazdır.
Dış politikanın barışçı temellere dayanmasını ilke olarak benimsemiş ve ‘Yurtta barış dünyada barış‘ söylemiyle barışın koruyucusu olmuştur.
O, gerekmedikçe savaşın cinayet olduğunu ve dünya milletlerinin barış içinde yaşamalarının önemini hatırlatmıştır.
‘Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir‘ sözü ile mazlum milletlerin özgürlük ve bağımsızlıklarını elde etmelerinin anahtarı olmuştur.
*
86 yıl önce aramızdan ayrılan Atatürk, düşünceleriyle ve eserleriyle gönlümüzde ve düşüncelerimizde yaşıyor ve sonsuza dek yaşayacaktır.
O’nu saygıyla, sevgiyle, rahmet ve özlemle bir kez daha anıyoruz.
Biz Atatürkçüyüz…
Biz Cumhuriyetçiyiz…
Biz Laik Cumhuriyetimizin savunucularıyız…
Biz çağdaşlıktan ve bilimsellikten yana yurtseverleriz.
Biz ne Atatürk’ten, ne de O’nun eserlerinden vazgeçmeyeceğiz.
Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yurttaşları Atatürkçüleriz.
Saygılarımla
Soyer KAZANCI
ADD Mudanya Şube Başkanı