Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--

Öğretmen2691 defa okundu

kategorisinde, 26 Kas 2020 - 22:04 yayınlandı.
Öğretmen

     En kutsal varlıktır İnsan. Kutsallık, insana verilen mana ile alakalıdır. Dinlerin, öğretilerin, mitlerin temel teması insandır. Amaçları; İnsanın, insan olma yüceliğine nasıl ulaşması gerektiğinin yolunu çizmektir. İnsan dışındaki hiçbir varlığın olma mücadelesi yoktur. Çünkü bu canlılar yaşamlarına en uygun şekilde, hiçbir eksiklik bırakılmadan yaratılmışlardır. Bir karınca kendi yaşam formuna en uygun şekilde yaratılmıştır. Karınca, ne fazlalığı ne de eksikliği olacak şekilde yaratılmamıştır. İnsan varlık kazanan ama aynı zamanda varlığının muhtevasını kendisi oluşturan bir canlıdır. İnsan kendi muhtevasını (olmaklığını) oluşturabilen bir canlı olduğuna göre,  Varlığında insan olma potansiyeli gömülüdür. İnsan varlığında gömülü olan potansiyelini kullanarak varlığına anlam katar.

    Meslekler içerisinde en kutsal meslek Öğretmenliktir. Öğretmenlik mesleği kutsallığını uğraşısı olduğu İnsandan alır. Öğretmenlik mesleği dışında hiçbir mesleğin uğraşısı İnsan değildir. Bu mesleklerin uğraşısı, ya insanın belli bir parçası  (doktor insanın bedeni ile, psikolog insanın ruhsal etkileşimi ile) ya da İnsanın yaşam faaliyetlerini kolaylaştıracak (mühendis, marangoz, fırıncı…) uğraşlarıdır. Diğer meslekler, öğretmenlik mesleğinden sonra gelirler meslekler içersinde en başta olan ve en önemli olan meslek öğretmenliktir. Öğretmenlik mesleği en başta- en önde yer aldığından dolayı diğer meslekler varlıklarını öğretmenlik mesleğine borçludurlar. Bir nevi diğer meslekler öğretmenlik mesleğinden doğarlar. Doktoru yetiştirende öğretmendir, bankacıyı yetiştirende öğretmendir. Öğretmenlik mesleği toplumun ihtiyacı olan meslek erbabını yetiştirir, toplumun istediği insan tipini yetiştirir ve İnsanlığa faydası olacak insanı yetiştirir. Hiçbir mesleğin davası, ülküsü, öğretisi yoktur. Doktorluk mesleğinin davası yoktur ama doktorun olabilir. Ama öğretmenlik mesleği davasız, ülküsüz, öğretisiz düşünülemez. Mesleğin kendisi bir davaya sahiptir. Çünkü muhatap aldığı insanı dönüştürmek ister. Dönüştürme bir davaya, ülküye, öğretiye ve ilme dayanır. Dayanmazsa sadece kuru-yavan-anlamı ve manası olmayan bir faaliyete dönüşür.

    Öğretmen, öğretmenlik mesleğini icra eden kişidir. Öğretmenlik mesleği ile, toplum ve insan inşa ediliyorsa bu inşa işinin mimarı öğretmendir. Öğretmen Projeyi iyi çizer ve uygularsa inşa ettiği insan ve doğal olarak toplum mutluluğa ulaşır. Mutluluk, insan eylemlerinin nihai hedefidir. Öğretmen ilk önce mesleğinin kutsallığının farkında olmalıdır. Farkındalık, öğretmenin mesleğinin önemini anlamasında ona bilinç kazandırır. Öğretmen mesleğinin kutsallığının farkında ise İnsana diğer mesleklerin bakış açısından yaklaşamaz.  Diğer meslekler insanın bütünlüğünü göz önüne almadan, insana uzmanlık alanlarından yaklaşırlar. Ama öğretmen insanın bütünlüğünü göz önüne alarak, insanı parçalarına ayırmadan (duygusal, bedensel, zihinsel, ahlaksal) ona yaklaşmalıdır. Öğretmen, insanın bütünlüğünü göz önüne almadan mesleğini yerine getirirse, o zaman yamuk yumuk bir toplum inşa edilmiş olur. Öğretmen zihne önem verip ruhu görmez ise (bugünkü test kolik bakış açısı, iyi ve kötü öğrenci testlere verdiği doğru ve yanlış cevapla tanımlanır)  yaşamı değersiz her şeyin yarış içerisinde olduğu bir arenaya çevirir. Ruha önem verip zihni köreltirse yaşam çağın gerisinde kalır. Çağı yaşayamamak, çağın gerisinde kalmakta toplumda patolojik sorunlar yaratabilir. Öğretmenin yaptığı yanlış düzeltilemez ama bir mühendisin, bir marangozun, bir bankacının, bir avukatın yaptığı yanlış telafi edilebilir. Ve toplumdaki yanlış ve doğrular ilk önce öğretmenin hanesine yazılır.

    Toplum öğretmen tarafından inşa ediliyorsa, doğru bakış açısıyla toplum en fazla değeri öğretmene göstermelidir. Bu değer göstergesi sadece verilen ücretle ya da statüyle sınırlı değildir. Toplum, İlk önce kutsal mesleği yürütecek olan öğretmenleri en iyi şekilde yetiştirmelidir. Öğretmenin bilişsel, duyuşsal kazanımlarını optimum seviye yükseltecek beceriler kazanmasına destek olmalıdır. Ve en önemlisi, mesleğin bir dava mesleği olduğunun farkındalığını aşılamalıdır. Toplum, değerli olanı (öğretmenliği) en değerlinin eline vermeli ki değer hakkıyla yaşanabilsin. Çocuğun eline bir tomar para ver yırtıp atar çünkü çocuk paranın kıymetini bilemez. Değer taşıyan değerin kıymetini bilmeli ki o değerin hakkını verebilsin.

     Öğretmen, çağını en iyi okuyandır. Çağını en iyi okuyan geleceği en iyi görendir. Geleceği en iyi görene aydın denir. Aydın, topluma ışık tutar karanlıkta yolunu kaybetmesin diye…

    Öğretmenin yönü HAKİKAT, gıdası İLİM, hedefi İNSAN olmalıdır…

    BENCE…

    Öğretmenlerimizi saygıyla selamlıyorum…

Google News Mudanya Haberleri Telegram MUDANYA Kanalı
Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ