Bir şeyin fiyatından önce onun değerini düşünen insan olduğumuzu hatırlatan;

“Karanlıktaysan gölgen bile seni terk eder” diyen;

“Zenginlik nedir” sorusuna “Servetini kaybettiğinde geride kalandır” cevabını verebilen;

Kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin gerçeğini hatırlatan, körler çarşısında ayna satma sağırlar çarşısında gazel atma nasihatini tutan;

İyiliği yaşayan ve yaşatan iç dünyasına özendiği kadar topluma da titizlenen, yaşadığı döneme değer katan, aktif, iyi olun hayatın tanıklığını yapın, yıllar içinde oluşan bilgi ve tecrübelerini cömertçe paylaşın, yolun kalıcı yolcunun gidici olduğuna da inanmış;

“Yol olmayan yerden git ki iz bırak” deme cesaretini gösteren, yollar açın, ardından “İyi ki yaşadın” dedirten; Şairin “Aldığımız nefesi bile geri veriyorsak hiç bir şey bizim değil” mısrasındaki inceliğe inanmış, “Artık biliyorum sadece yaşamak insana yetmiyor” diyebilen;

İnsanı düşünen ve düşündüren herkese…

Sevgili okurlarım,

Anımsadığım kadarıyla 14 Mayıs seçimleri öncesinde de biz seçmenler böylesi filmler görmüştük.

Ama hiç birinin final sahnesi böyle değildi!

Hadi hayırlısı…