Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--

İnsanı insan yapan değerler139 defa okundu

kategorisinde, 20 Oca 2025 - 21:41 yayınlandı.
İnsanı insan yapan değerler

İlkokuldan başlayarak tarih derslerimizde ağırlıklı olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş, yükseliş, duraklama ve gerileme aşamaları, Tanzimat ve Meşrutiyet dönemleri ile savaş ve antlaşmalar anlatılıp öğretilmişti bize.

Bu sınırlı bilgiler küçük bir beylikten büyük bir imparatorluğa dönüşen bir devletin önce yükselip, sonra da duraklayıp gerilmesinin nedeni genellikle taht kavgaları, değişim ve dönüşüme başlatılan isyanlar ile kaybedilen savaşlar diye açıklanmıştı. Elbette bunun bir de kültürel nedeni olmalıydı. Osmanlı toplumunun kültür yapısını kısmen de olsa etkilediği görülür.

1520’den 1566 yılına kadar 46 yıl tahtta kalan Kanuni Sultan Süleyman döneminde çok sayıda kanun çıkarılmış olması, Kanuni Sultan Süleyman’ın ‘1. Süleyman’ diye adlandırılmayıp, ‘Kanuni’ adlandırılmış olmasının nedeni de bu olsa gerek. Çünkü kanunlar, yasalar, toplum yaşamında var veya çıkabilecek toplum kültürünü olumsuz etkileyecek tutum ve davranışları önlemek için yapılırlar. Kanuni Sultan Süleyman’ın bu kadar çok sayıda kanun yapmış olması, Osmanlı İmparatorluğu’nda toplumsal yaşam biçiminde, kültüründe ortaya çıkmaya başlamış, olumsuz tutum ve davranışlar olmalıydı. Osmanlı İmparatorluğu’nun önlenemeyen çöküşünün en önemli nedeni, enflasyonun, paranın değerini değil de, insanın değerini düşürmüş, devlet yönetiminde liyakatin göz ardı edilmiş, adalet başta olmak üzere toplumsal değerlerin yozlaşıp, devlet dairlerinde rüşvetin yaygınlaşmış olmasının kanıtı, Fuzuli’nin, “Selam verdim rüşvet değildir deyu almadılar. Hüküm gösterdim faydasızdır diye iltifat etmediler” diye başlayan Kanuni Sultan Süleyman döneminin önemli devlet adamlarından Celâlzâde Mustafa Çelebi’ye yazıp sunduğu bu mektuptu.

Enflasyonun ekonomi ve kültüre olan olumsuz etkisi, paranın değerinin düşmesinden çok insanın değerinin düşmesindendi. Liyakat gözetilmeden yapılan görevlendirmelerle, bilimin eğitim ve öğretimden dışlanmış olmasının nedeni de buydu. Tanzimat döneminde gerçekleştirilen çabalar bir işe yaramamış, alınan dış borçlar ile ekonominin derlenip toparlanmasının başarılamamış olması, Meşrutiyet döneminde de enflasyonun üstesinden gelinememesi neden olmuştu.

İmparatorluğun çökmesiyle geçmişi sorgulamanın vazgeçilmezliği, günü anlamak ve geleceği tasarlamaya olan akışı, bugünde içinde bulunduğumuz adaletsizliğin, eşitsizliğin, yolsuzlukların, liyakatsızlığın, kültürel yozlaşmanın nedeni! Bu değerleri yozlaşmış insanların çoğunluğu oluşturduğu toplumlarda kültürel yozlaşmanın engellenememesi demokratik yada demokrasi yönetime sahip olsalar da pek kolay değildir. Nedeni de insani değerlerini yitiren, çoğunluğun oylarını kendileri gibi olanlardan yana kullanmaları üstesinden gelinmesi kolay olmayan bu kısır döngüdür.

Enflasyonla boğuştuğumuz, kadına şiddetin kadın cinayetlerinin çocuk istismarlarının yolsuzluk, adam kayırma, çeteleşmenin adalete olan güvensizliğin görülmemiş boyutlara ulaştığı, insani değerlerin giderek yozlaştığı, yozlaştırıldığı günlerden geçmekte ülkemiz. Bu sorunu aşabilmenin yolu umudu yitirmemektir.

Sevgili okurlarım, yazımı Cumhuriyetimizin Yüce Önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleriyle noktalar, Aziz ülkemize esenlikler dilerim.

“Bir millet savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin yaşayacak neticeler vermesi ancak irfan (kültür) ordusuyla kaimdir.”

Yararlandığım Kaynak: Prof. Dr. Ferudun Ergin’in “İkdisat” adlı kitabı

Google News Mudanya Haberleri Telegram MUDANYA Kanalı
Haber Editörü : Tüm Yazıları
Ankara Mektupları
YORUM YAZ