Cumhuriyetin ilk yıllarında öğretmen yetiştiren Köy Enstitüleri’nin okulları birer birer çürümeye bırakıldı… Genç laik, Cumhuriyetin eğitim ve öğretimi geleceğe taşıyan Köy Enstitülerinin bugünkü durumları birer harabeye dönüştü. CHP Genel Merkezi’nde açılan Köy Enstitüleri resim sergisi ile gözler önüne serildi…
Geçmişimizi çabuk unutan bir toplumuz? Yoksa! Siyasilerin ve köy ağalarının çıkarlarına engel olan Köy Enstitülerin Türk Eğitimine verdiği desteğin yok olması mı?
Köy Enstitülerinin Yücel’in Bakanlığındaki, İlköğretim Genel Müdürü olan Tonguç’un uyumlu çalışmanın ürünü olan Köy Enstitülerinin varlığını ortaya koyan milliyetçi, vatansever öğretmenlerinin ortaya koydukları başarılı çalışmalarına hiç güvenmeyen köy ağalarının istemediği bilinen bir gerçek mi?
Siyasilerin iktidar olması ile ilk el attıkları Eğitim ve Öğretim Bakanlığı olmuyor mu? Nedeni çok basit! Halkın uyanmasını istemeyen kapitalist düşünen zenginlerin daha çok zenginleşmesi için gereken “Sen, işçisin… İşçi kal” demelerinin tek nedenini oluşturan kapitalin belli bir zümrenin elde tutma istekleridir!
Cumhuriyetin ilk yıllarında; Türk Ulusunun modern toplum olmasına ilk önce köylerden başlandı… Bu nedenle(!) O dönemde toprak ağalarının mecliste olmasının yarattığı tek parti döneminin olumsuzlukları hiçbir zaman halkın yararına çözümlenmedi… Atatürk’ün ölümü ile oluşan iktidarların yaratamadığı özgüven duygusunun geliştirilmemesi bir neden olabilir mi? Bu okullar ile başlayan kültür savaşı ile yetişen öğretmenlerin yetiştirdiği öğretmen kadrosunun yarattığı Cumhuriyetin ilk yıllarında ortaya konulan başarılı bir eğitim ve öğretimin sonucudur… Okuma ve yazma oranlarının yükselmesidir.
KÖY ENSTİTÜLERİNİN YERİ DOLDURULAMADI!
İktidarın eğitimde ortaya koyduğu sistemlerin hiç başarılı olmadığı ve Türk eğitimin ve öğretiminin 20 yılda geldiği başarısızlığı ortada… Cumhuriyetin ilk yıllarında ortaya konulan Köy Enstitüleri okullarının köylerden başlayan aydınlanma sayesinde, köy okullarını yöneten öğretmen köylü çocuğu olmasının ne kadar doğru bir sistem olduğu halen olumlu olduğu tartışılır… Bugün 20 bin 243 köy okulu kapalı. Cumhuriyet ile yeşeren köy enstitülerinin kurulduğu yerlerin seçimi bile doğruluğunu koruyor!
İlk açılan okulları bir kere daha hatırlayalım: Ankara’da Hasan oğlan Köy Enstitüsü, Antalya’da AksuKöy Enstitüsü, Kars’ta Cilavuz Köy Enstitüsü, Kayseri-Pazar Ören Köy Enstitüsü, Malatya’da Akçadağ Köy Enstitüsü ve Kırklareli’nde Kebirtepe Köy Enstitüsü’nden çıkan öğretmenlerin köylerin aydınlanmasında ayrıca köyün lideri olarak hizmet verdiler.
Bu öğretmenler köylerin havasını değiştirdi. Köyün ihtiyacı bilen ve köylünün her konuda aydınlanması ve gelişimini sağladı. Halen köylerde bulunan Kalkınma Kooperatiflerinin kurucularıdır… Köy Enstitüsü’nden çıkan öğretmenlerin köylerde çalışmaları ile eğitim ve öğretim sayesinde okur-yazar oranı arttı. Türk eğitim ve öğretimin Köy Enstitülerin kapanması ile başlayan köylerdeki kalkınma oranı düşmüştür.
CUMHURİYET VE KÖY ENSTİTÜLERİ…
Cumhuriyetin ilk yıllarında 1938 tarihinde köylerin aydınlanmasını ve kalkınmasının ilk meyvesi olan, Köy Enstitüleri İsmet İnönü’nün Cumhurbaşkanlığı döneminde Eğitim Bakanı olan Hasan Ali Yücel ve İlkokullar Genel Müdürü olan Tonguç’un planlı çalışmaları sayesinde eğitim ve öğretime konuldu.
Sene 1940…
Bu yıldan itibaren 21 Köy Enstitüsü açıldı. Her Köy Enstitüsü’ne ait tarlası, bağları, Arıcılık ve Balıkçılık ve hayvancılık ile ilgili araçları vardı. Dersleri uygulamalı görmeleri sayesinde gittikleri köylerin ihtiyaçlarına göre dersler tarlada veya atölyelerde yapılırdı. Köyde işlenmeyen tarlalar tarım yapılır hale getirildi. Köy Enstitüler sayesinde 15 bin dönüm tarla tarıma elverişli hale getirildi. Üretimin uygulamalı olmasının sayesinde köye giden öğretmen köyün hem öğretmeni, hem de lideri olurdu. Okulların yapımı öğretmenlerin önderliğinde öğrencilerle yapılırdı. Türkiye halen eğitim konusunda eğitim ve öğretim konusunda olumlu bir sistemi ortaya koymuş değil! Eğitime aktarılan para yetersiz! Halen öğretmen kadroları yeterli değil!
Taşımalı öğretimin olumsuzluğunun ortaya koyduğu hem parasal, hem de eğitim açısından verimli olmadığı bilinmesine rağmen halen inatla öğretim devam ediyor! 1948 yılına gelindiğinde, köy ağalarının bastırması ile Köy Enstitüleri’nin ismi “Köy Öğretmen Okulları” oldu. İsim değiştirmesi köy ağalarının düşüncesini değiştirmedi…
1954 yılında Köy Öğretmen Okulları’nın kapanmasına karar verildi…
Bu okullarda yetişen öğretmen sayısı 17 bin 251 öğretmen yetişti.
HAFTANIN MESAJI: O günden bugüne değişen ne oldu? Hiçbir şey! Halen öğrencileri modern bilim ile yetiştiremiyoruz. Yetişenler de yetenekli olduklarında başarılı oluyor. AKP İktidarı sayesinde ortaya atılan sistemlerin tek amacı olan dini motiflerin öğretilmesidir! Bugün liselerin birçoğu İmam Hatip Lisesi olması ile eğitimde başarı yüzdesi daha aşağılara düşmüş oldu… Bugün, Türk bilim adamlarını dış ülkelerde çalışmalarını değerlendirmeyen bir zihniyete sahibiz! (Mehmet AKTOPRAK)
